Mutlu olmak deyince aklınıza ne geliyor? Bizim aklımıza gerçekten Mutlu olmak gelir.
Turizm denince de akla hep belirli destinasyonlar gelir. Oysa Türkiye'nin dört bir yanı, henüz keşfedilmemiş hazinelerle doludur. İşte bu hazinelerden biri de Mut… Mersin’in tarihi ve doğal zenginlikleriyle saklı kalmış incisi.Turizm de yeterince adını duyuramamış olsa da tarih madeni Mut.
Mut, yalnızca bir kasaba değil; tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, doğasıyla büyüleyen ve tarihin izlerini taşıyan bir şehir. Ne yazık ki, hak ettiği turistik değeri görememiş.
Oysa burada, binlerce yıllık uygarlıkların mirası, eşsiz doğa harikaları ve kültürel dokunun büyüsü var.
Tarihi Dokusuyla Mut (Cladiopolis Antik Kenti):
Antik dönemden günümüze kadar birçok medeniyetin izlerini taşıyan Mut’un tarihi kentleri ve yapıları keşfedilmeyi bekliyor.
Roma döneminden kalma bu şehir, kemerli yapıları, tapınakları ve mezarlarıyla adeta bir açık hava müzesi.
Balabolu (Adrassus) Antik Kenti:
Yüksek kayalıklar üzerine kurulu bu Roma dönemi yerleşimi, arkeologların ilgisini çekecek kadar zengin bir geçmişe sahip. Görkemli kaya mezarlarıyla tarihe meydan okuyan bir kent.
Alahan Manastırı:
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan bu manastır, erken Hristiyanlık dönemine ait en etkileyici yapılardan biri. Kayalara oyulmuş yapıları, kabartmaları ve sütunlarıyla mistik bir atmosfer sunuyor.
Tarihin tozlu sayfalarında kısa bir yolculuk yaptığınızda, Mut’un yalnızca bir ilçe değil, bir medeniyetler köprüsü olduğunu fark ediyorsunuz.
Doğanın Mut’a Bahşettiği Harikalar
Mut, yalnızca tarihiyle değil, doğal güzellikleriyle de büyüleyici.
Yerköprü Şelalesi:
Doğanın usta bir ressam gibi işlediği bu şelale, mağara oluşumları ve zümrüt yeşili sularıyla ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunuyor.
Sabahın ayazı dişlerimi titretirken Ankara’dan yola çıkmıştık. Güneş birazdan gözünü açacak ve sis perdeleri dağların zirvelerine doğru çekilecekti. Sabah ile öğle arasında yerköprü’ye doğru giriş yaptık. Küçükken pastel boya kutusunda gördüğüm bütün renkler kanlı canlı karşımda duruyordu. Hafif pus eşliğinde devam ettiğimiz bu yolda gördüğüm manzaralar karşısında göz bebeklerim büyüyor, dilim susuyor ve aklıma yüzlerce soru geliyordu..
Sahi bir şey soracağım
" Tanrım Siz bu güzel ağaçları hangi çocuğa boyattınız? " ~
30 metreden dökülen şelale, Kano sporu içinde eşsiz bir deneyim sunuyor.
Fotoğraflar deniz gibidir. Maviyi çok güzel görürsünüz ama içindeki yaşamı göremezsiniz. Onun için gelin ve yukarıda yazdığım bütün hissiyati iliklerinize kadar yaşayın.
Göksu Nehri: Göksu Vadisi boyunca uzanan bu nehir, doğa yürüyüşleri ve su sporları için harika bir rota oluşturuyor.
Dağlar ve Yaylalar:
Mut’un etrafını saran Toros Dağları, yayla turizmi için mükemmel bir ortam sunuyor. Tertemiz havası ve serinliğiyle yaz aylarında kaçamak yapmak için birebir.
Mut’un Tarihi Rolü:
Karamanoğlu Başkenti
Mut’un tarihi yalnızca antik dönemlerle sınırlı değil. Orta Çağ’da Karamanoğulları Beyliği’nin başkenti olarak da önemli bir rol oynamış. Musa Bey döneminde Mut, beyliğin yönetim merkezi haline gelmiş ve bölgeye kültürel ve mimari miras kazandırmış. 1500-1555 yılları arasında Mut, Sarıkavak, Sinanlı ve Silifke nahiyelerinden oluşan Mut Kazası’ndan Silifke nahiyesi ayrılarak Silifke kazası olur.
Kanyonları ile Vadileri ile göz kamaştıran bir güzellik Mut
Toroslardan Göksu’ya doğru uzanan geniş yükseltiler arasında bulunan vadiler ve buna yakın etekler hem tarım hem yerleşim bakımından önemlidir.1250-1500 metre yüksekliğindeki bu vadiler, içinde bulundukları köylerin ismini almışlardır.
Kanyonlar :
İlçemizin Çömelek köyünde bulunan Sason Kanyonu doğal güzellikleri ile ünlü bir bölgedir. Henüz keşfedilmemiş birçok doğal güzelliğe sahip olan bu bölge ,doğa tutkunları için kaçırılmayaak bir keşif fırsatı sunuyor.Sason kanyonu sessizliği ve doğası ile ziyaretçilere kamp yapmak için de eşsiz bir deneyim sunuyor.Çömelek köyü yerleşim tarihi bakımından oldukça eskidir.Köyde bulunan tarihi yapılar geçmiş dönemin izlerini yansıtmaktadır. Camii, Kilise ve kaya mezarlarını mutlaka ziyaret edin derim.
Asırlık Çınar ağaçları:
Asırlık 5 çınar ağacı ile bir pınarın bulunduğu ‘Karacaoğlan çınaraltı parkı’ adını çınarlar ile Karacaoğlan heykelinden almaktadır.Çınarların hangi tarihte ve kim tarafından dikildiği bilinmemektedir. Yaz aylarında İlçenin çok sıcak olması sebebi ile yaylalara göç etmeyen halk serin olması nedeni ile günün büyük bir kısmını burada geçirmekte.Ayrıca Kentimizden geçenler için park yanında Mut doğal ürünleri sergilenmektedir.Park ile ilgili tekerlememiz 5 ÇINAR,1 PINAR OLMAZSA MUT YANAR. Bölge sit alanıdır. Çınarlar anıt olarak tescillenmiştir.
Mut Neden Keşfedilmeli?
Bir Turizmci olarak 16 yıldır Anadolu’da ve Yurt dışında birçok yeri ziyaret ettim. . İnanın ilçemiz ve köylerinin tarihi ve doğal zenginliklerini gözardı edemeyiz.
Hem yerli hem de yabancı turistler için vazgeçilmez bir rota olmaması için hiçbir sebep yok.
Sahip olduğumuz coğrafyanın doğru tanıtımını yapmalıyız. Ben ne yapabilirim ki demeden, elimizden geleni şartlarımızın doğrultusuna yapmalıyız.
Eşsiz tarihi mirasıyla kültür turizmine hitap ediyor.
Doğal güzellikleriyle doğa tutkunlarını cezbediyor.
Kamp alanları ve doğa yürüyüşleri için oldukça ideal bir bölge.
Yaylaları ve nehirleriyle serin kaçış noktaları sunuyor.
Gastronomisiyle (Mut kayısısı ve yöresel yemekleri) damaklarda unutulmaz tatlar bırakıyor.
Turizm potansiyeli yüksek olan bu güzel ilçe, doğru tanıtımla Akdeniz’in yeni gözdesi olabilir. Belki de Mut’un saklı cennet olması, onu özel kılan şeydir. Ancak artık bu güzellikleri keşfetmenin ve daha fazla insana anlatmanın vakti geldi.
Eğer rotanızı Akdeniz’e çevirirseniz, bilindik yerlerin dışına çıkın ve Mut’un tarihle iç içe geçmiş doğasında kaybolun. Kim bilir, belki de keşfedeceğiniz şey yalnızca bir şehir değil, tarihin ve doğanın muazzam uyumu olur.